Yargıtay Kararı

Aidat alacakları konusunda hem gecikme tazminatı hem de faiz birlikte istenebilir.

Aidat alacakları konusunda hem gecikme tazminatı hem de faiz birlikte istenebilir.

18. Hukuk Dairesi         2014/18325 E.  ,  2014/17518 K.
“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, itirazın iptali ve takibin devamı ile %20 inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, davalıya ait 15 bağımsız bölümün 2012 yılı için yönetim giderleri ile ilgili olarak davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, işletme projesinin davalıya tebliğ edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiş; mahkemece, davanın kısmen kabulü ve itirazın kısmen iptali ile takibin 50.751,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, anaparaya takip tarihinden itibaren gecikme faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kat Mülkiyeti Yasası’nın 20. maddesinin 2. fıkrasının 2. cümlesine göre, gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat malikinin ödemede geciktiği günler için aylık yüzde beş (14.11.2007-5711/9. madde ile değişiklikten önce %10) hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlü olduğundan, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıcının açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan kat malikleri kurulu kararına davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın veya işletme projesinin kendisine tebliğ edildiği veyahut başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu husus da belirlenemiyorsa icra takibi nedeniyle ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Takip dosyasında bulunan belgeler ile geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen belgeler ve davalı vekilinin 25.06.2014 tarihli açıklamadan, işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği belirtildiğine göre takibe konu alacaklar ile ilgili davalının temerrüt tarihine göre gecikme tazminatının hesaplanması gerektiği düşünülmeden hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi,
2-5711 sayılı Yasa ile değişik 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası’nın 20. maddesine göre gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat maliki ödemede geciktiği günler için aylık %5 gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür. Gecikme tazminatı, asıl alacağın gününde ödenmemesi durumunda geç ödemeden dolayı alacaklının gerçekleşeceği kabul edilen zararının karşılığıdır. Faiz ise alacaklının zararının olup olmadığını dikkate almayan “temerrüt” karşılığıdır. Bu iki talep farklı olduğundan talep var ise hem gecikme tazminatına, hem de yasal faize hükmedilmelidir. Takip talebinde alacaklı vekili tarafından asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %5 gecikme tazminatı ile birlikte yasal faizde talep edildiği halde asıl alacağa sadece gecikme tazminatı uygulanıp yasal faiz işletilmemesi, Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 04.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);