Otel resepsiyonuna yıkanması için belge karşılığı olmaksızın bırakılan aracın çalınması durumunda kasko ödeme yapmaz.
17. Hukuk Dairesi 2017/307 E. , 2019/3089 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı (birleşen davacısı) … vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 13.03.2019 Salı günü davacı (karşı davalı) ve davalı (karşı davacı) tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada, davacı vekili; davacıya ait olup davalı tarafından kaskolanan aracın, davacının rızası dışında alındığını ve sürücü belgesi bulunmayan 3. kişi idaresindeyken yaptığı tek taraflı kazada aracın ağır hasar gördüğünü, başvuruya rağmen davalının ödeme yapmadığını belirterek hasar bedeli 16.500,00 TL’nin olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili; davalıya ait olup davacı tarafından trafik sigortalı aracın, ehliyetsiz sürücü idaresindeyken meydana gelen kazada ölen yolcunun hak sahiplerine 68.412,00 TL. destek tazminatı ödediklerini, bu bedelin davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl davanın reddine; birleşen davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine itirazının kısmen iptali ile takibin 68.412,00 TL. asıl alacak ve 3.287,70 TL. işlemiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, icra inkar tazminatı talebinin reddine dair verilen hükmün, davacı … vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz’in 02.12.2013 tarih, 2013/16171 Esas ve 2013/16918 Karar sayılı ilamı ile; “davacının, kasko ve trafik sigortalı aracının rızası ve onayı dışında alınarak ehliyetsiz sürücünün kullanımındayken kazanın meydana geldiğini ileri sürdüğü; sigortalı araç anahtarını alan … hakkında hırsızlık suçundan açılan ceza davasında verilen beraat kararının, Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından, “sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 146/1. maddesine uyan kullanma hırsızlığı suçunu oluşturduğu gözetilerek inceleme yapılması gerektiği halde, hatalı değerlendirmeyle sanığın beraatine karar verilmesinin hatalı olduğu” gerekçesiyle bozulduğu; 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74.) gereği hukuk hakiminin, ceza mahkemesinde kesinleşmiş maddi olgu ile bağlı olduğu, bu nedenlerle, anılan ceza davası sonucu beklenerek yukarıda açıklanan ilkeler ışığında değerlendirme yapılıp karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL. maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; birleşen davanın reddine dair verilen hükmün, taraf vekillerince temyizi üzerine, Dairemiz’in 29.02.2016 tarih, 2015/15538 Esas ve 2016/2430 Karar sayılı ilamı ile; “davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddinin gerektiği; mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, kasko poliçesinde yer alan özel kloz gereği %20 muafiyetin uygulanması yönündeki görüşü ile hesaplanan gerçek zarardan belirtilen oranda yapılan indirim ile tazminat belirlenmiş ise de, somut olayda davacı …’nin aracı ile eşinin oteline geldiği ve aracın yıkanması için resepsiyon görevlisine aracın anahtarını verdiği, aracın anahtarı resepsiyondayken ele geçirilerek hırsızlık eyleminin gerçekleştirildiği, klozda belirtilen “kanunen geçerli bir belge karşılığında” aracın tesliminin söz konusu olmadığı gibi aracın teslim edildiği yerin klozda sayılan yerlerden veya benzerlerinden de olmadığı, % 20 muafiyet hükmü uygulanmadan davacının belirlenen gerçek zararının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulü ile 12.500,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline; birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı (birleşen dava davacısı) … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince yapılan yargılamada toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; daha önce temyize konu edilip bozma kapsamı dışında bırakılan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına göre; davalı (birleşen dava davacısı) … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı (karşı davalı) yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 625,87 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı (birleşen dava davacısı) … Anonim Türk Sigorta Şirketin’den alınmasına 18/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
-K A R A R-
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, dava… vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden dava.. alınmasına .2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
2.037,00 TL vekalet ücretinin dava..dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan dava..ya verilmesine,
Duruşmada vekille temsil olunmayan… yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine .2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.