Çeklerin keşide yerinde kısaltma yapılamaz. (ANK.- İST. DIŞINDA)
12. Hukuk Dairesi 2015/34470 E. , 2016/6609 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 26.10.2015 tarih ve 2015/27150-25827 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun İİK’nun 168. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda alacaklının yetkili hamil olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istediği, mahkemece istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK’nun 790. maddesinde; “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro takip ederse bu son ciroyu imzalayan kimse çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır” düzenlemesi getirilmiştir.
Aynı Kanunun 798. maddesine göre çekin bir takas odasına ibrazı, ödeme için ibraz yerine geçer…. Yönetmeliğinin 14/B.maddesinin ikinci fıkrasında; “Elektronik ortamda işlem yapan takas odalarında, bankalarca, muhatap bankalara fiziken ibraz edilmeyen çekler için birbirlerine vekalet vererek hesaben tesviye edilmek amacıyla işlem yapacak bankalar, …’nca hazırlanan protokolü imzalamak suretiyle bu faaliyetlere katılabilirler” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda takip alacaklısı …’nin, ibraz işlemlerini yukarıda belirtilen yönetmelik hükmü gereği muhatap Yapı Kredi Bankası adına vekaleten yaptığı görülmektedir. Takip alacaklısı …. aynı zamanda muhatap banka durumunda olmadığından ve çek adı geçen banka tarafından ibraz edildiğinden, takip yapan bankanın yetkili hamil olduğunun kabulü gerekir.
Ancak alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte dayanak çek adı altındaki belgede, keşide yerinin D.bakır olarak yazılı olduğu görülmüştür. 6102 Sayılı TTK’nun 780/1-e maddesine göre, düzenleme yerinin gösterilmesi çekin şekil koşulu olup, aynı kanunun 796 maddesi gereğince ibraz süresi çekin düzenlendiği yere göre belli edileceğinden, düzenleme yerinin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir. 14.12.1992 tarih ve 1991/1-1992/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da açıklandığı üzere, kısaltılmış olarak yazılan keşide yerinin (… dışında) yukarıda yazılı ilkeye uygun bulunmaması halinde takip dayanağı belgenin çek niteliğinde kabulü söz konusu olamaz.
Bu durumda takip dayanağı belgede geçerli bir düzenleme yeri bulunmadığından çek vasfında olmayıp, mahkemece takibin bu nedenle iptali gerekirken alacaklının yetkili hamil olmadığı gerekçesi ile iptali isabetsiz ise de karar sonucu itibari ile doğrudur.
O halde Dairemizce mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle onanması gerekirken, mahkeme gerekçesinin benimsenerek onanması doğru değil ise de onama ilamı sonucu itibarı ile doğru olduğundan alacaklının karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin yukarıda açıklanan nedenlerle (REDDİNE), takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, 60,80 TL karar düzeltme harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın karar düzeltme isteyenden tahsiline, 08.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.