Harcı yatırılmayan ve dolayısıyla yok hükmünde olan ıslah işlemine değer verilmez.
9. Hukuk Dairesi 2017/10866 E. , 2019/11472 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı asil, davalı işyerinde 01/07/2010-31/12/2012 tarihleri arasında kamyon şoförü olarak, en son 1.000 TL aylık ücretle çalıştığını ancak yol harcırahı ile birlikte aylık ücretinin 1.500 TL ile 2.000 TL arasında değiştiğini, iş akdinin davalı tarafından sebepsiz olarak sona erdirildiğini, haftalık ve yıllık izinlerini kullanmadığını, 7/24 çalışmasına rağmen fazla mesai ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının müvekkilinin maliki bulunduğu ve … Kooperatifine bağlı olarak çalışan kamyonda asgari ücret ve yol harcırahı alarak şoförlük yaptığını, davacının alkol ve benzeri alışkanlıkları nedeniyle işine ve işverenine karşı saygısız davranışlarda bulunduğunu, davacının kooperatif muhasebesinden tahsil ettiği 20/12/2012 tarih ve 2.409,67 TL tutarlı ve 27/12/2012 tarih ve 2.043,58 TL tutarlı iki fatura bedeli toplamı olan 4.453,25 TL’yi müvekkile teslim etmediği için işten çıkarıldığını, sözü edilen fatura bedellerinin halen davalı müvekkiline ödenmediğini, bu nedenle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesi ile toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, fazla mesai ve yıllık izin alacak taleplerinin kısmen kabulüne, kıdem ve ihbar tazminat taleplerinin ise kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı vekili 01/04/2015 tarihli ıslah dilekçesi sunmuş ise de, dosya kapsamı ve UYAP sistem kayıtlarından, ıslah harcının alınmadığı anlaşılmaktadır.
Miktar artırımına ilişkin ıslah harca tabi olup, harcı yatırılmayan ıslaha değer verilemez.
Mahkemece, harcı yatırılmayan ve dolayısıyla yok hükmünde olan ıslah işlemine değer verilerek anılan alacaklar yönünden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Islah tahkikat tamamlanana kadar yapılabilir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu’nun bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararı karşısında bu aşamadan sonra ıslah harcının tamamlatılması da mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, harcı yatırılmayan ıslah işlemini yok sayarak karar vermekten ibarettir.
3- Davacı 13/11/2013 tarihli dilekçesiyle, fesihten sonra davalı ile borç-alacak hesabında anlaşamadıklarını ve davacının tazminatlarını ödememesi nedeniyle kendisinde 744 TL alacağı kaldığını ve davalının bu alacağının lehine çıkacak alacaktan mahsubunu talep ettiği halde bu talebin değerlendirilmemesi de hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.