Takip konusu çek aslının icra kasasına alınmaması icra takibinin iptalini sağlamaz.
Hukuk Genel Kurulu 2014/1129 E. , 2016/603 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki “şikayet” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 16. İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin kabulüne dair verilen 07.02.2013 tarihli 2013/151 Esas, 2013/142 Karar sayılı incelenmesi davalı-alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16.09.2013 gün ve 2013/18715 E., 2013/28613 K. sayılı ilamıyla;
(…Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takip dayanağı çek aslının icra kasasında olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, çek aslının icra müdürlüğü kasasına alınmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği görülmüştür.
İİK’ nun 167/2.maddesi gereğince, alacaklı, takip talebine kambiyo senedinin aslını ve borçlu adedi kadar tasdikli örneğini eklemeye mecburdur.
Somut olayda, alacaklının çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başladığı, takip talebine çek aslını eklediği, ancak icra müdürlüğünce çek aslı görüldükten sonra icra kasasının yetersiz olduğundan bahisle alacaklı vekiline imza karşılığı teslim edildiği anlaşılmaktadır.
Alacaklı, İİK’nun 167/2. maddesi gereğince takip dayanağı çek aslını takip talebine ekleyerek icra müdürlüğüne ibraz etmek suretiyle üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmiştir. Bu durumda, takip konusu çek aslı, takip tarihi itibariyle takip talebine eklenmiş olduğundan, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması isabetsizdir.)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı-alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma ilamında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 11.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.