Tanıklar işçinin iddialarını desteklese bile önemli olan yazılı delil ile ispattır.
22. Hukuk Dairesi 2017/26957 E. , 2020/1530 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde İş Kanununa tabi olarak 12/09/2006 tarihinden itibaren apartman görevlisi olarak çalıştığını, kapıcı dairesinde ikamet ettiğini, davacının tüm ısrarlarına rağmen çalışmalarının Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediğini, iş sözleşmesinin 08/04/2012 tarihinde davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini, asgari ücretle çalışan davacının ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının hiçbir zaman davalı apartmanda kapıcı olarak çalışmadığını, davacı ve eşinin davalı apartmanın maliki olduğu dairede kiracı olarak oturduklarını, ekte sundukları kira sözleşmesine göre de apartmandaki dairenin davacının eşine aylık 60,00 TL kira karşılığı kiraya verildiğini, davacı ile davalı apartman yönetimi arasında herhangi bir iş sözleşmesinden bahsedilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacının çalışma süresinin belirlenmesi uyuşmazlık konusudur.
Çalışma olgusu her türlü delil ile ispat edilebilir.
Somut olayda, Mahkemece tanık anlatımları, apartmanın asansör bakımına ilişkin imzalı belgeler, apartman defterleri ile bilirkişi raporuna göre davacının davalıya ait apartmanda 12/09/2006-08/04/2012 tarihleri arasında 5 yıl 6 ay 26 gün kısmi süreli olarak çalıştığı sonucuna varılmıştır. Davacının uyuşmazlık konusu dönemde Sosyal Güvenlik Kurumuna kayıtlı çalışmasının olmadığı, davalı işverenin de böyle bir bildirimde bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Davalı apartmana ait asansör bakımı sırasında düzenlenen bir kısım evraklarda davacının imzası bulunmakta ise de, bu imzalar 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkindir. İşverence sunulan kira sözleşmesinin tarihi 01/01/2010 tarihidir. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları davacının 2006-2012 yılları arasında kapıcı olarak çalıştığını ifade etmiş ise de, tanıkların birisi davacının arkadaşı, diğeri ise uzak akrabasıdır. Tanıkların bu niteliği dikkate alındığında, davacının çalışma süresini kesin ve şüpheden uzak bir şekilde bilebilmeleri mümkün değildir. Dosya kapsamında davacının 2006-2010 yılları arasındaki çalışma iddiasını ispata elverişli yazılı bir delil bulunmamaktadır. Her ne kadar emniyet araştırmasına ilişkin cevabi yazıda, “ilgili mahalle muhtarlığının şahsı bilmediği, ancak davacının Pınar Apartmanının zemin katında 2006-2012 yılları arasında çalıştığının beyan edildiği, bu bilgilerin apartman yöneticisi tarafından da doğrulandığı ancak başlangıç ve bitiş tarihlerinin tam belirlenemediği” belirtilmiş ise de, 2006-2010 yılları arasındaki 4 yıla ilişkin çalışma olgusu yönünden salt bu delillere itibar edilerek sonuca gidilmesi mümkün değildir. Bu bakımdan davacının davalıya ait işyerinde 01/01/2010-08/04/2012 tarihleri arasında çalıştığını ispat ettiği, 2006-2010 yılları arasındaki döneme ilişkin iddiasını ise ispat edemediği kabul edilerek sonuca gidilmelidir. Mahkemece davacının çalışma süresinin belirlenmesinde hataya düşülerek, yazılı gerekçe ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.