İşçinin teşvik ödülü almak için yaptığı satışların daha sonra iade edilmesi doğruluk ve bağlılığa uymadığından iş sözleşmesinin haklı nedenle fesih sebebidir.
9. Hukuk Dairesi 2017/12515 E. , 2019/17417 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının, davalı işyerinde 08.01.2008-21.04.2014 tarihleri arasında Mersin geleneksel kanal satış yöneticisi olarak çalıştığını iş akdinin 2013 yılında burn teşvik döneminde gerçekleşen ve satışı yapılan 1307 koliden 957’sinin iade edildiği gerekçesiyle haksız olarak fesih edildiğini kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığını ileri sürerek; davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının imzalayıp tebliğ aldığı iş etiği kurallarına aykırı davranışları olduğunu, 2013 yılında gerçekleştirilen burn teşvik döneminde davacı tarafından 1307 koli satılıp ve dönem sonunda elden hareketler raporunda 957 koli iade alınan ürünler olduğunu, savunmasında olayları ikrar ettiğini, davacının müşterilerin talebi dışında satışlar yapıp kısa bir süre sonra iade işlemleri yaptığını, bu şekilde şirketi zarara soktuğunu, yapılan satışlar nedeniyle davacının teşvik ödülünü aldığı ve bu şekilde haksız kazanç sağladığını, teşvik hakkından yararlanmak isteyen ve bunun için çalışan diğer çalışanların ödül hakkını engellediğini, doğruluk ve bağlılığa aykırı davrandığı ve bu nedenle iş akdinin feshedildiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, işveren tarafından yapılan feshin haksız olduğu sonucuna varılarak davacı lehine kıdem ve ihbar tazminatına karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
Davalı, 2013 tarihinde Burn teşvik döneminde davacı tarafından satışı yapılan 1307 koli içeceğin dönem sonunda 957’sinin iade edildiğini, dönem sonunda satışlar doğrultusunda verileceği ilan edilen Amerika seyahati ödülünün davacıya verildiğini, ancak satılan ürünlerin %73 kadarının iade edildiğini belirterek davacının sitematik olarak müşterilerin talebi dışında satışlar yaptığı ve dönem sonunda iade aldığını, bu şekilde işyerini maddi ve manevi zarara uğrattığını, ayrıca davacının hak etmediği bir ödülüde alarak, diğer çalışanların ödül hakkını engellediğini savunmuştur.
Davacı tarafından dosyada mevcut olan ve davalı işverene verilen savunmada ; F.C.V noktasına 50 koli ürün verildiğini, daha sonra cari hesap sıkıntısından dolayı bayi ile görüşülerek sağlam iade alındığını,
H.F.C.P’nin sözleşmeli nokta olduğunu, 45 gün vade konuşularak 100 koli satış yapıldığını, 15 gün sonra noktanın işlerinin kötü gitmesinden dolayı ürünlerinin iadesinin talep edildiğini, noktanın Temmuz-Ağustos-Eylül aylarında ürün almadığını,
T. Kantin İşletmelerinin, Akdeniz Oyunları çerçevesinde ihaleyi kazanan yüklenici firma olduğunu, şirkete Alan Satış Müdürü onayı ile yatırım amaçlı verilen 170 koli ürünün, 95 kolisinin elden iade alındığını,
M.B.B.’nin aynı zamanda … Bayi bünyesinde olduğunu ve bu nokta ile sözleşmeli olarak münhasıran çalışıldığını, teşvik döneminde 500 koli ürünün önceden faturalandığını ve ürünlerin bayiden noktaya parça parça gönderildiğini, ilerleyen süreçte stok karışıklığı ve depo hareketlerinin kontrol zorluğu nedeniyle elden iade yapıldığını
E. K. Bar noktasına 30 gün vadeli ürün satıldığını, özel sebeplerden dolayı işletmenin el değiştirmesi nedeniyle elden iade alındığını, yaptığı savunmada beyan etmiştir.
Dosyada dinlenen davacı tanığı K.B.A ‘nın alınan ifadesinde; iade alınan H.Y.F. adlı cafenin işletmecisi olduğu firma ile sorunlar yaşadığı için siparişini iptal ettiğini beyan ettiği , ancak aynı nokta için davacı savunmasının işlerin kötü gitmesinden dolayı iptalin gerçekleştiğini belirttiği, davalı tanığının beyanında ise 500 koli ürün siparişi veren M.B.B.’nin dönem sonunda neredeyse tüm siparişi iade ettiği , bayinin aylık ortalama 9 koli sipariş verirken son olarak 500 koli sipariş verip iade ettiğini beyan etmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacının teşvik ödülününde verildiği satış dönemi içerisinde 1307 koli ürün satıp 957’sini iade aldığı, yapılan satış ve iadelerin, işverenin satışların yüksek olması halinde ödül vereceğini de ilan ettiği tarihe tekabül ettiği ve davacının yaptığı satışlar nedeni ile ödülde kazandığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamı ve dinlenen tanık ifadeleri değerlendirildiğinde, yapılan satışların aslında ödül kazanmak amacı ile yapıldığı ve ödül kazanıldıktan sonra iadelerin gerçekleştiği, davacının davranışının doğruluk ve bağlılığa uymadığı, davalı feshinin haklı olduğunun anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.10.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.