Av. Ünal Göktürk

Bakırköy Hukuk Bürosu

Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar, kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığından bu açıdan manevi tazminat talebinin reddi gerekir.

2. Hukuk Dairesi         2020/1816 E.  ,  2020/3073 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ye bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece bozma öncesi verilen 20.01.2016 tarihli ilk hükümde, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davacı kadının boşanma ve ziynet alacağı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın ve ortak çoçuklar yararına nafakalara, yine davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, davalı erkeğin kararı temyiz etmesi üzerine Dairemizce hüküm, mahkemece davalı erkeğe kusur olarak yüklenen davalı erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi vakıasına, davacı kadının dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında dayanmadığı, ön inceleme duruşmasında bu vakıaya dayandığı ancak davalı erkek vekilinin buna muvafakat etmediği, davacı kadının dayanmadığı vakıanın hükme esas alınmayacağı, bu nedenle söz konusu eylemin davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, mahkemece kabul edilen ve davalıdan kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığından davacı kadının manevi tazminat talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, temyize konu diğer yönlerden onanmıştır. Mahkemece bozulmasına karar verilen hususlar yönünden yeniden yapılan yargılamada bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen kadının davası ve bozma öncesi yapılan yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden yeniden hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı gibi davacı kadının 174/2. maddesi kapsamında manevi tazminat isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken davalı erkeğin manevi tazminat talebinin reddi yönünden hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.06.2020 (Çrş.)

);