Av. Ünal Göktürk

Bakırköy Hukuk Bürosu

İflas davasının sonucunda verilecek iflas kararı kesinleştiğinde, borçlu hakkındaki icra takipleri düşer.

8. Hukuk Dairesi         2018/12560 E.  ,  2020/3187 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Konya 3. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Konya 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 27.04.2017 tarihli ve 2016/714 Esas, 2017/346 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı üçüncü kişi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı üçüncü kişi vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:


KARAR

Davacı 3. kişi vekili; müvekkiline ait menkullerin haczedildiğini ,mahcuzlara ilişkin fatura ve teslim evraklarının da dosyada mevcut olduğunu belirterek istihkak davalarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı; borçlu aleyhine yaptıkları takipte davacının istihkak iddiası üzerine İcra Mahkemesi tarafından takibin devamına karar verildiği, mahcuzların borçluya ait olduğunu bilmesine rağmen davacının kötüniyetli olarak isithkak iddia ettiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hükme karşı davacı üçüncü kişi tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 18.04.2018 tarihli 2017/1324 Esas 2018/715 Karar sayılı kararı ile dava dilekçesinde ileri sürülmeyen sebeplerin istinaf dilekçesi ile ileri sürülemeyeceği, Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle talebin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı üçüncü kişi vekilince bu kez temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
1. Dosya içinde bulunan Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28.12.2016 tarihli 2016/524 Esas 2016/842 Karar sayılı kararı ile borçlu Kar-İpek San. A.Ş.nin iflasının açıldığı, kararın 08.02.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İflas davasının sonucunda verilecek iflas kararı kesinleştiğinde, borçlu hakkındaki icra takipleri düşeceği için dava konusu haciz de ortadan kalkacaktır.(İİK’nin 193/2. maddesi)
Borçlu şirket hakkında verilen iflas kararı, istihkak iddiası hakkında Bölge Adliye Mahkemesince verilen karardan önce kesinleşmiştir. Bu durumda, Mahkemece, adı geçen borçlu şirket yönünden, İİK’nin 193/2 maddesi uyarınca takibin düştüğü ve hacizlerin kalktığı, dolayısıyla dava konusuz kaldığından, istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek yargılama giderleri ile maktu karar ve ilam harcı ile nispi vekalet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir.
2. Bozma neden ve şekline göre davacı üçüncü kişi vekilinin esasa dair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesi gerekli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK’nin 373/1. maddeleri uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

);