Av. Ünal Göktürk

Bakırköy Hukuk Bürosu

Okur yazar olmama, dayanak bonodaki imzayı geçersiz kılmayacağı gibi borçlunun başka belgelerde parmak izi kullanmış olması da dayanak bonodaki imzanın geçersiz olduğuna karine teşkil etmez.

12. Hukuk Dairesi         2016/24332 E.  ,  2016/21434 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 24/05/2016 tarih, 2016/1769 Esas – 2016/14593 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emirinin tebliği üzerine borçlunun yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak okur yazar olmadığını, mühür ve parmak izi kullandığını ileri sürerek imza itirazında bulunduğu, mahkemece, borçlunun parmak izi ve mühür imza kullandığı gerekçesi ile itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine karar verildiği, mahkeme kararının alacaklı tarafından temyiz edildiği, Dairemizin 24.05.2016 tarihli, 2016/1769E- 14593 K. sayılı ilamı ile “Somut olayda, mahkemece, borçlunun imzaya itirazı hakkında bilirkişi incelemesi yapılmamış, alacaklı tarafından takibe konu senedin borçlunun kızı tarafından düzenlendiği açıkça kabul edilmiştir. Bu durumda, alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından Dairemizce kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir” gerekçesi ile düzeltilerek onandığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan alacaklı vekilinin 03.12.2014 tarihinde UYAP sisteminden verdiği cevap dilekçesinde; takibe konu senedin borçlunun kızı … tarafından tanzim edildiğini beyan etmiş, ancak adı geçen kişi tarafından imzalandığını beyan etmemiştir.
Senedin tanzim tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776/1-g maddesi uyarınca, takip konusu belgenin kambiyo vasfını taşıması için “düzenleyenin imzasını” ihtiva etmesi zorunludur. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senette tanzim edenin imzasının bulunduğu görülmektedir. Okur yazar olmama, dayanak bonodaki imzayı geçersiz kılmayacağı gibi borçlunun başka belgelerde parmak izi kullanmış olması da dayanak bonodaki imzanın geçersiz olduğuna karine teşkil etmez.
Bu durumda mahkemece senetteki imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığı hususunda huzurda imza örnekleri de alınmak suretiyle, İİK’nun 170/3.maddesi kapsamında aynı kanunun 68/a maddesinin 4.fıkrasına göre yöntemince bilirkişi incelemesi yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen bu nedenle bozulması gerekirken, Dairemizce onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 24/05/2016 tarih, 2016/1769 Esas – 2016/14593 Karar sayılı düzelterek onama ilâmının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);