Yargıtay Kararı

Aracın piyasa değerinden düşük fiyata satın alınması ayıbın bilindiğine karine teşkil etmez.

Aracın piyasa değerinden düşük fiyata satın alınması ayıbın bilindiğine karine teşkil etmez.

13. Hukuk Dairesi         2014/5798 E.  ,  2015/6620 K.

  • ARAÇTAKİ AYIBIN GİZLENMESİNDEN KAYNAKLI MADDİ TAZMİNAT
  • ARACIN PİYASA DEĞERİNDEN DÜŞÜK SATIN ALINMASI
  • MADDİ TAZMİNAT
  • İSPAT YÜKÜ
  • BORÇLAR KANUNU(MÜLGA) (818) Madde 198

“İçtihat Metni”

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalıdan 12.05.2011 tarihli sözleşme ile araç satın aldığını,toplam 53.000 TL ödeme yaptığını,13.05.2011 tarihinde aracın arıza yaptığını,servise götürdüğünü ,aracın pert olduğunu öğrendiğini,davalının aracın bu ayıbını gizleyerek kendisine sattığını,aracın sürekli arızası nedeni ile kullanamadığını,zarara uğradığını belirterek fazla hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 8000 TL maddi ,10000 TL manevi tazminatın 12.05.2011 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davacının aracın pert olduğunu bilerek satın aldığını savunarak davanın reddini savunmuş,karşı dava ile açılan bu davayı takip etmesi için avukat tutmak zorunda kaldığını maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek 3000 TL maddi, 5000 TL manevi tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece,asıl ve karşı davanın reddini karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir
2- Davacı ile davalı arasında 12.05.2011 tarihli İzmir 19.Noterliği’nde yapılan satış sözleşmesinde; toplam 53000 TL. satış bedeli karşılığında araç davacıya satılmış ve aynı tarihte davacıya teslim edilmiştir.. Davacı araçtaki ayıbın kendisinden gizlendiğini savunarak maddi ve manevi zararının tahsilini talep etmiş, davalı ise davacının aracı piyasa değerinden ucuz aldığını bu haliyle ayıbı bildiğini savunarak davanı reddini dilemiştir. Mahkemece ,dava konusu aracın internet sitesindeki satış ilanında aracın pert olduğuna dair bir açıklama olmamakla birlikte aracın sağ ön çamurluğunun ve sağ ön kapısında boya olduğu yönünde açıklama bulunduğu,aracın 12.05.2011 tarihinde İzmir Gaziemir de bulunan V.. otomotiv firmasında servis geçmişinin iki kez sorgulandığı,sorgulamalarda pert kaydının olduğu açıkça görüldüğü,satıcı konumundaki davalının aracı sattığı gün yetkili servisten aracın geçmişi hakkında bilgi almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu ,bu sorgulamanın davacı tarafından yapıldığı kanaatine ulaşılarak ve ayrıca alınan bilirkişi raporuna göre yaklaşık % 20 piyasa fiyatından daha ucuz bir fiyata davacının aracı hasarlı olduğunu bilerek satın aldığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.Dava konusu aracın pert olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur.Dosya kapsamına göre dava konusu aracın pert olduğu davacıdan gizlenmiştir.. Borçlar Kanununun 198. maddesi hükmüne göre, alıcı satın aldığı malı örf ve adete göre imkan bulur bulmaz muayene etmekle yükümlü olup, bir ayıp gördüğünde bunu derhal satıcıya ihbar etmesi lazımdır. Bunu İhmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır. Adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp sonradan çıkarsa bunu da derhal satıcıya haber vermelidir. Aksi takdirde satılanı bu ayıplı hali ile kabul etmiş sayılır. Davacı 13.05.2011 tarihinde öğrendiği gizli ayıbı ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.. Mahkemece her ne kadar aracın piyasa değerinden düşük satın alınması ve satın alma tarihinde yetkili servis sorgulamasının davacı tarafından yapıldığı,davacının ayıbı bildiğine kanaat getirilmiş ise de; aracın piyasa değerinden düşük satın alınması davacının ayıbı bildiğine karine teşkil etmez. Ayıp davacıdan gizlenmiştir. Ayıbın gizlenmediğinin ispat yükü davalıdadır. Davalı üzerine düşen ispat yükünü yerine getirememiştir. Mahkemece, açıklanan hususlar göz önünde tutularak davacının maddi tazminat talebinin değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 04.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);