Av. Ünal Göktürk

Bakırköy Hukuk Bürosu

Bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi üzerine, Bankanın hesap üzerinde, rehin hakkını ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetindedir.

8. Hukuk Dairesi         2018/11619 E.  ,  2020/4574 K.

“İçtihat Metni”

DAVA TÜRÜ : İstihkak
MAHKEMESİ : Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 14.09.2017 tarihli ve 2014/304 Esas, 2017/763 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı alacaklı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacı alacaklı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı alacaklı vekili; davalı Bankaya haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ihbarnameye itirazda bulunarak hesaplarındaki para üzerinde rehin, takas, mahsup iddiası ile istihkak iddiasında bulunduğunu açıklayarak davanın kabulü ile davalı üçüncü kişi Bankanın istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili; borçlu şirketin müvekkili banka nezdindeki her türlü hak ve alacakları üzerinde müvekkili Bankanın rehin ve hapis hakkının bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; bilirkişi raporuna göre, haciz ihbarnamesine cevap tarihi itibariyle borçlunun vadesi gelmemiş kredi borcu bulunduğu, Banka tarafından rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı ileri sürüldükten sonra borçlunun hesabından serbestçe tasarruf edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, davacı alacaklı vekilince İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21 Hukuk Dairesinin 10.4.2018 tarihli ve 2017/ 2943 Esas, 2018/ 778 Karar sayılı kararı ile; haciz yazısının tebliğ tarihi itibari ile kredi sözleşmesinden doğan borcun tamamının ödenmemiş olduğu, Banka tarafından rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı ileri sürüldükten sonra borçlunun hesabından serbestçe tasarruf edemediği gerekçesi ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi üzerine; istinaf kararı davacı alacaklı vekili tarafından bu kez temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK’nın 33.m).
Borçlunun üçüncü kişi bankadaki mevduat alacağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 106/2. maddesi gereğince menkul hükmündedir. Bankadaki mevduat, menkul haczi gibi icra müdürlüğünce bankaya yazılacak yazı ile haczedilebileceği gibi, İİK’nin 89. maddesine uygun olarak düzenlenen haciz ihbarnamesi ile de haczedilebilir. Bu takdirde İİK’nin 89. ve bunu izleyen maddelerde yazılı hukuki sonuçlar doğar.
İİK’nin 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olup, alacaklı İİK’nin 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin İİK’nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir (HGK’nin 28.3.2012 tarihli ve 2011/12-849-242 sayılı kararı).
Üçüncü kişinin haciz müzekkeresine karşı mevduat hesabı üzerinde rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesi ise, İİK’nin 96/1 uyarınca istihkak iddiası niteliğinde olup, icra müdürünün istihkak prosedürünü düzenleyen İİK’nin 96-97 maddelerinde yazılı kurallara göre işlem yapması gerekir.
Somut olayda, borçlu şirketin hesaplarında bulunan paraların haczi için davalı üçüncü kişi Bankaya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, Banka tarafından verilen cevapta, şube nezdinde bulunan borçluya ait hesap üzerine kendilerinin rehin, hapis ve takas mahsup haklarından sonra gelmek kaydı ile haciz şerhinin işlendiği bildirilmiştir. Buna göre, İcra Müdürlüğünce, Bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi üzerine, Bankanın hesap üzerinde, rehin hakkını ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde olup, bu itirazın İİK’nin 89. maddesinde düzenlendiği şekilde çözümlenmesi gerektiğinden bahisle davacı tarafından açılan istihkak davasının reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nin 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 7.7.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

);