Yargıtay Kararı

İtirazın iptali davasında hem takipteki işlemiş faiz yönünden hem de asıl alacak yönünden harçlandırma yapılmalıdır.

İtirazın iptali davasında hem takipteki işlemiş faiz yönünden hem de asıl alacak yönünden harçlandırma yapılmalıdır.

15. Hukuk Dairesi         2014/3480 E.  ,  2015/2000 K.

“İçtihat Metni”

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Davada, sözleşme kapsamı işler yanında keşif artışından kaynaklanan işler de yapıldığı iddia edilerek iş artışından kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istenmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine, davalının … İcra Dairesi’nin 2012/2740 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptâline karar verilmiştir. HMK’nın “hükmün kapsamı” başlıklı 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden herbiri hakkında verilen hüküm ile taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Mahkemece kurulan hükümde davanın ne miktar alacak üzerinden kabul edildiği, ne miktarının reddedildiği belli değildir. Bu haliyle hükmün infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Diğer yandan dava dilekçesi harçlandırma formunda dava değeri 11.027,32 TL olarak gösterilmiş ve bu miktarın harcı yatırılmıştır. Harçlandırılan değer takip talebindeki asıl alacağa karşılık gelmektedir. Bu durumda takip talebindeki işlemiş faiz alacağı yönünden usulen açılmış bir davanın varlığından sözedilemez. HMK’nın 26. maddesi uyarınca hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup fazlasına karar veremez. Mahkemece kurulan hüküm takip öncesi işlemiş faizi de kapsadığından HMK’nın 26. maddesine aykırıdır.
Yargılama sırasında mahkemece inşaat mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, düzenlenen 07.11.2013 havale tarihli raporda davacının sözleşme bedeli dışında iş artışından dolayı 9.404,96 TL alacağa hak kazandığı belirlenmiştir. Bu rapor hüküm tesisine yeterli ve elverişli bulunduğundan davanın bu rapora göre sonuçlandırılması gerekir.
O halde mahkemece yapılacak iş; davalı borçlunun … İcra Müdürlüğü’nün 2012/2740 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 9.404,96 TL asıl alacak üzerinden iptâline, bu miktar alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına, koşulları oluşmadığından icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar vermek olmalıdır.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);