Yargıtay Kararı

Kıdem tazminatının ödeneceği şartıyla istifa dilekçesi vermek şarta bağlı istifa olup bu kural olarak geçerli değildir.

Kıdem tazminatının ödeneceği şartıyla istifa dilekçesi vermek şarta bağlı istifa olup bu kural olarak geçerli değildir.

9. Hukuk Dairesi         2007/14407 E.  ,  2007/21552 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem, kötüniyet tazminatı, fazla mesai, ücret, hafta tatili, bayram ve genel tatil gündeliklerinin ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 03.07.2007 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat….. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçi işverence basit bazı usulsüzlükler çok öneliymiş gibi işverence baskı uygulandığını ve istifaya zorlandığını ileri sürerek kıdem tazminatı talebinde bulunmuştur. Davalı işveren ise davacının kasa açığı ve bazı usulsüzlüklerin saptandığını ve soruşturma sırasında davacının serbest iradesiyle istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının istifaya zorlandığı ve buna göre kıdem tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Davacının iş sözleşmesinin işverence feshedildiği dosya içeriğine göre sabit olmuştur gerçekten davacı işçi bazı usulsüzlüklerden söz edilerek suçlanmış ve baskı sonucu istifa dilekçesi alınmıştır. Bununla birlikte davacının kasa açığı ve bazı usulsüzlükler sebebiyle suçlandığı anlaşılmaktadır. Davacı işçi de dava dilekçesinde bu yönde bazı açıklamalarda bulunmuştur. Mahkemece, işverence yapılan bu feshin haklı olup olmadığı konusunda yeterli inceleme yapılmamıştır. Hukukçu bilirkişiden rapor alınan raporla yetinilmiştir. Oysa kasa açığı ve diğer usulsüzlük iddiaları uzmanlığı gerektirdiğinden mali müşavir bir bilirkişi tarafından irdelenmelidir. Yine kasa açığının haksız olarak davacının ücretinden kesildiği ileri sürülerek davaya konu edildiğine göre, gerçek durumun tespiti için kasa açığı bulunup bulunmadığı ve bundan davacının sorumlu olup olmadığı mali müşavir tarafından inceleme konusu yapılmalıdır. Alınacak rapor mahkemece bir değerlendirmeye tabi tutularak kıdem tazminatı ile ücret kesintisi konusunda bir karar verilmelidir.
3-Bilirkişi raporunda kıdem tazminatı hesabında yasal kıdem tazminatı tavanı aşılmıştır. Karar bu yönüyle de hatalı olmuştur
4-Davacı işçinin işyerinde mağaza müdürü olarak çalıştığı tartışma dışıdır. İşyerinde en yetkili konumda bu çalıştığına göre mesaisini kendisinin belirlediği kabul edilmelidir. Böyle olunca fazla çalışma ücretine hak kazanmadığı sonucuna varılmalı ve anılan isteğin reddi cihetine gidilmelidir.
5-Davalı vekili cevap dilekçesinde usule uygun olarak zamanaşımı defini ileri sürmüştür. Bilirkişi raporunda bundan söz edilmiş olmakla birlikte 1998-2005 yılları arasında kalan dönem için hesaplama yapılmıştır. Zamanaşımı defi üzerinde durulmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, Davalı yararına takdir edilen 500 YTL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.07.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.

);