Yargıtay Kararı

Şirketin ticari temsilcisinin tahkim anlaşması yapabilmesi için özel yetkisinin bulunmasına gerek yoktur.

Şirketin ticari temsilcisinin tahkim anlaşması yapabilmesi için özel yetkisinin bulunmasına gerek yoktur.

19. Hukuk Dairesi         2018/3424 E.  ,  2020/568 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Bucak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi tarafından verilen davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av…. ve davalı vekili Av. … gelmiş olduğu görülmekle duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, taraflar arasında 23.04.2012 ve …-1/2012 numaralı “Alım-Satım Sözleşmesi” akdedildiğini, bu sözleşme uyarınca 16.941,771 ton Rus menşeli kazan kömürü, … limanından … taşınarak, … Çimento San. ve Tic. A.Ş.’ye teslim edildiğini, söz konusu malın satış fiyatının metrik ton başına CIF 123,75 USD olarak belirlendiğini, yükün tahliye yeri olan Antalya limanında yapılan inceleme neticesinde 21.06.2012 tarihinde nihai ve taraflar için bağlayıcı nitelikte düzenlenen raporda malın kalori değerinin 6.653 kcal/kg net olarak tespit edildiğini, alıcının malın bedelini metrik ton başına 123,75 USD olarak ödendiğini, değer artışından doğan ve taraflarınca faturalandırılan 227.717,80 USD’nin alıcı tarafından ödenmediğini ayrıca önceden anlaşma sağlanan 11.034,38 USD demoraj bedeli alacaklarının bulunduğunu, alacaklarının tahsili için, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca tahkim yargılamasının başlatıldığını ve yargılama neticesinde müvekkilin alacağının tamamının tahsiline ve yargılama giderlerine hükmedildiğini ileri sürerek 13.12.2013 tarihli Patrick Anthony Hopkins O’Donovan’ın hakem kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili, davalı şirketin ticari faaliyet yerinin … adresi olması nedeniyle davada yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğunu, sözleşmeye konu kömür bedelinin ödendiğini, kömürün vasat halde olduğunun mahkeme aracılığı ile tespit edildiğini, …’nın … Çimento’nun yetkilisi olmayan kişi tarafından imzalanan ve taslak niteliğindeki geçersiz belgeye dayanılarak kömürün fazla kalorili olduğu ve prime hak kazandığı iddiası ile tahkim yoluna başvurduğunu, Londra’da verilen hakem kararının dayanağını oluşturan tahkim şartının sözleşmenin imzalandığı tarih itibari ile şirketin yetkili temsilcisi tarafından imzalanmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, olsa dahi şirket temsilcisinin tahkim anlaşması yapabilmesi için özel yetkisinin bulunması gerektiğini, taraflar arasında satım ilişkisinin dayanağını FLM-SCMNT-1/2012 nolu sözleşmenin oluşturmadığını, sözleşmedeki tahkim kaydından Londra Mahkemelerine mi Londra’da tahkime mi gidileceğinin açık olmadığını, tahkim yargılaması sırasında yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, hakemin tahkim kaydının geçersizliğine ilişkin olarak … Çimento tarafından ileri sürülen iddiayı karara bağlamadığını, tahkim yargılaması sırasında … Çimento tarafından ibraz edilen belgelerin dikkate alınmadığını ve böylece savunma haklarının ihlal edildiğini,davacının haksız ve hileli davranışları ile Türk Mahkemelerinin yargılama yetkisini bertaraf etmeye çalıştığını, MÖHUK’un 62. maddesine aykırı olduğunu savunarak hakem kararının tenfizi talebinin reddini talep etmiştir.
Davanın açıldığı Burdur 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/282 esas ve 2015/116 karar sayılı ve 31.03.2015 tarihli kararı ile davalının yetki itirazı kabul edilerek, Bucak Asliye Hukuk mahkemesine yetkisizlik kararı verilmiş,davacı vekilinin süresinde başvurusu üzerine yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacı şirketin İsviçre’de mukim olması nedeniyle MÖHUK’un 48. maddesi uyarınca teminat yatırması husususun mahkemece resen gözetilmesi gerektiği, ancak Türkiye ve İsviçre’nin taraf olduğu Hukuk Usulüne Dair Konvansiyonun 17. maddesi uyarınca akit devlet vatandaşlarının mütekabiliyet esası uyarınca teminattan muaf olduğunu …’nin teminat yatırmak zorunda olmadığını, İngiltere ve Türkiye’nin yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi hakkında New York Konvansiyonuna taraf olması ve MÖHUK’un 1/2. maddesi uyarınca Milletlerarası Antlaşmaların saklı tutulması nedeniyle Londra’da verilen hakem kararının tenfizine ilişkin talebin New York Konvansiyonunca değerlendirileceği, New York Konvansiyonuna göre hakem kararının tenfiz devletinin hukukuna göre tahkim yolu ile çözümü mümkün olan bir meseleye ilişkin olması ve hakem kararının, tenfiz devletinin kamu düzenine aykırı olmaması şartlarının gerçekleştiği, davalı tarafından tenfize itiraz edilmediği, 6102 Sayılı TTK’nın 371/1. maddesi uyarınca şirketin ticari temsilcisinin tahkim anlaşması yapabilmesi için özel yetkisinin bulunmasına gerek olmadığı, tahkim anlaşmasının geçerli olup olmadığına ilişkin itirazın New York Konvansiyonu hükümlerine göre belirleneceği, taraflarca tahkim anlaşmasınca uygulanacak hukuk belirlenmediğinden anlaşmanın geçerliliğinin tahkim yeri hukuku olarak İngiliz Hukukuna tabi olduğu, hakem tarafından İngiliz Hukukuna göre sözleşmenin ifa edilmesi ile sözleşmeye ve tahkim kaydına onay verildiği sonucuna varıldığı, tahkim anlaşmasının tahkim yeri hukuku olan İngiliz Hukukuna göre geçerli olduğu tespiti içeren bilirkişi raporu benimsenerek davacının tenfiz talebinin MÖHUK ve Yabancı Hakem Kararının Tanınması ve Tenfizi hakkındaki … Konvansiyonuna aykırılık taşımadığı ve tenfiz şartlarının oluştuğu gerekçesi ile tenfiz isteminin kabulüne karar verilmiş,hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince,İngiltere ve Türkiye’nin yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi hakkında New York Konvansiyonuna taraf olması ve MÖHUK’un 1/2. maddesi uyarınca … Türk Hukukundan önce tutulması nedeniyle hakem kararının tenfizinde New York Konvansiyonuna ilişkin hükümlerin değerlendirilmesi gerektiği, tenfizi istenen hakem kararında taraflardan birinin sözleşmenin ifa edilerek yerine getirilmesinden sonra yetkisizliğe istinaden sözleşmeden çekilme arayışı içinde olduğu, sözleşmeyi ifa ederek yerine getirmek suretiyle şirketin sözleşmeyi benimsemiş sayıldığının tespit edildiği, kararda sözleşmenin şirketin yetkilisi tarafından imzalanıp imzalanmadığının değerlendirilerek karar verildiği,bilirkişi seçiminin 11.02.2016 tarihli duruşmada taraf vekillerinin karşılıklı muvafakati ile gerçekleştiği, raporda yer alan tespitlerin mahkemeyi bağlayıcı nitelikte olmadığı, ancak denetlenebilir nitelikte olduğu, hakem kararında … Çimento A.Ş.’nin vekillerine tebligatın yapıldığı, vekillerin beyanda bulunduklarının değerlendirildiği, kaldı ki sözleşmede yer alan tahkim şartında tahkim yargılamasına ilişkin tebligatların şekline ilişkin bir hüküm yer almadığı, bu nedenle tahkim yeri İngiltere olduğundan İngiliz Tahkim Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılacağı, bu nedenle davalı vekilinin tebligatların geçersizliği ve savunma haklarının sınırlandığı yönündeki istinaf başvuru sebebinin yerinde olmadığı,mahkemece, somut olayda uygulanacak mevzuat doğru belirlenip tenfiz şartlarının değerlendirildiği, tahkim kararının kesin karar olduğu, hakem kararının maddi ve hukuki olgular yönünden yeniden gözden geçirilmesinin yasak olduğu, bu nedenle tahkim sözleşmesinin, imzanın, ehliyetin, savunma hakkının ve tebligat usulünün yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA,Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);