Yargıtay Kararı

Tüketici seçimlik haklarını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır.

Tüketici seçimlik haklarını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır.

13. Hukuk Dairesi         2016/25174 E.  ,  2020/1844 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ve davalı …. avukatınca duruşmasız, davalı … Otomotiv İth. ve Dağıtım A.Ş. avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde duruşmalı temyiz eden … Otomotiv İth. ve Dağıtım A.Ş. vekili avukat…, diğer davalı …. vekili avukat … ile temyiz eden davacı vekili avukat … Yakıcı’nın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan …’den diğer davalının ithalatçısı olduğu dava konusu otomobili 03.06.2015 tarihinde satın aldığını, kullanımına başlanan aracın seyir halinde iken aniden stop ettiğini ve motorun devre dışı kaldığını, aracın düşük siretle kullanılıyor olması nedeniyle fakat zorlukla kaldırıma da çıkarak durulabildiğini ve bu şekilde can ve mal kaybına yol açabilecek bir kazadan zorlukla sakınıldığını, aracın sıfır olarak satın alınmış olması karşısında gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değişimine ve uğranılan ekonomik kayıplar nedeniyle 40.000,00.-TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini dilemiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; davalı … Oto A.Ş. tarafından 03/06/2015 tarih 256159 sayılı fatura ile satılan (16 DA 168 plakalı) otomobil, davacı tarafından her türlü hukuki ayıptan arındırıldıktan sonra davalı … Oto A.Ş. tarafından geri alınarak, aynı aracın ayıpsız mislinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının (40.000,00 TL) tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir.
1-Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan … bir hata nedeniyle satılanın ayıpsız misli ile değişimi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin “… elektronik kontrol ünitesi” arızası ile karşı karşıya olunduğu ve bu ünitenin değişim maliyetinin 1.492,60.-TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; binlerce farklı mekanik ve dijital parçanın bir araya getirilmesi suretiyle üretilen dava konusu ürünün tamiri mümkün bir parçasında oluşan giderilebilir bir arızanın dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimini gerektirip gerektirmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır.
6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur. Görüleceği üzere yasa koyucu, 11. maddenin birinci fıkrası ile tüketicinin seçimlik haklarını sıralama yoluyla düzenlemiş, bu seçimlik haklardan “ücretsiz onarım” ve “malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi” seçimlik haklarının kullanılması halinde karşı taraf için hakkaniyete aykırı olarak orantısız güçlüklerin ortaya çıkması halini ise tüketici insiyatifinde olan seçim hakkının bir istisnası olarak aynı maddenin üçüncü fıkrasında hüküm altına almıştır.
Bu açıklamalar ışığında somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi incelemesinde, araçtaki ayıbın 1.492,60.-TL değer kaybına yol açacağı bildirilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nın 2. ve 6502 sayılı Yasa 11/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenlerine göre, davacının tüm davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 2.540,00 TL. duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin alınan 2.897,00 TL. harcın davalı ….’ye, peşin alınan 11.590,00 TL. harcın davalı … Otomotiv İth. ve Dağıtım A.Ş.’ye iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

);