Bölge Adliye Mahkemesi Kararı

Otoparka bırakılan eşyanın zarar görmesi veya çalınmasından dolayı otopark işleteni sorumludur.

Otoparka bırakılan eşyanın zarar görmesi veya çalınmasından dolayı otopark işleteni sorumludur.

T.C. İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

2017/267E – 2017/274K 01.06.2017

ÖZET : Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının tazminat isteminin temeli TBK.’nın 561 ve devamı maddelerinde düzenlenen saklama sözleşmesine dayanmaktadır. Gerçekten de saklama bir sözleşmedir ki onunla saklayıcı, saklatanca kendisine bırakılan taşınır bir malı kabul etme ve onu güvenli bir yerde koruma borcu altına girer. Davacı, bu davasında davalının sözleşmenin kendisine yüklediği güven ve özenle koruma borcuna aykırı davranması nedeniyle oluşan zararını istemiştir.

Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Raporuna göre; davacıya aracın sağ arka kelebek camının kırılarak araçtaki eşyalarının çalındığı anlaşılmıştır. Türk Borçlar Kanununun 579. maddesine göre davalının sorumluluktan kurtulması için zararın saklatan veya ziyaretçisi ya da beraberinde veya hizmetinde bulunan kimseye yükletilebilecek kusurdan, mücbir sebepten ya da eşyanın niteliğinden doğduğunu ispat etmek zorundadır.

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 05/10/2012 tarihinde davalı şirkete ait Karaköy Rıhtım Cad. İle Kemenkeş Caddesi arasındaki bölgede kalan 0267-13063 ispark kodlu İsparka … plakalı aracını park ettiğini, aracı park halinde iken aracında hırsızlık gerçekleştiğini, çalınan eşyaların bedellerinin 16.517.00.TL olduğunu, zarardan davalı şirketin sorumlu olduğunu, olayla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/7889 Sor. numaralı dosyası ile soruşturma başlatıldığını beyanla uğramış olduğu 16.517,00.TL maddi ve 1.000,00.TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Otoparkta park edilmiş aracın içinde elektronik eşyaların bulunup bulunmamasının hayatın doğal akışına uygun olup olmadığının ve davacının gelir durumunun araştırılmasının gerektiğini, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının talebinin fahiş olduğunu, tazminatın araç günlük park hizmet bedelinin 10 katı aşmayacak şekilde sınırlandırıldığını, manevi tazminat yönünden ise İstanbul da hırsızlık nedeniyle elem ve ızdırap çekilerek yaşanılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:

İlk Derece Mahkemesi’ nde yapılan yargılama sonucunda Dava konusu hırsızlık olayının, davalı şirket tarafından değil, davalının işlettiği otoparkta meydana gelmiş olduğu, manevi tazminat talep edilebilmesi için haksız eylemin davalı şirket çalışanları tarafından gerçekleştirilmiş olması gerekeceği, davalının suç teşkil eden ve davacıya yönelik maddi sorumluluk hukuku dışında bir eyleminin bulunmadığı anlaşılmakla TBK’nun 58. ve TMK’nun 24 ve 25. Mad. ger. manevi tazminat talep etme koşulları oluşmadığından, manevi tazminata ilişkin istemin reddi gerektiği,

Davacının maddi tazminat yönünden ise, TBK’nun 561 vd. Maddeleri ile saklama sözleşmesinden kaynaklanan TBK’nun 579. Maddesinde belirtilen maddi zarardan davalı kurumun sorumlu olduğu ve saklananın değerinin tespit edilebildiği, böylece davalının teslim edildiği gibi araç ve içindeki menkul malları davacı yana iade etmesi yükümlülüğünü yerine getiremediği, dava konusu araca gözetim yükümlülüğünün özenle yerine getirilmemesi sebebiyle araçta hırsızlık olayının gerçekleştiği, bu sebeple davalı şirket çalışanlarının kusurlu olduğu ve TBK’nun 579. Maddesi gereğince kısıtlamalar dikkate alınmaksızın belirlenen maddi tazminat miktarının, davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekçesiyle maddi tazminat isteminin kısmen kabulüyle 13/07/2016 tarihli raporda belirlenen 6.513,60-TL’niıı dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıya ait araçtaki bir kısım eşyaların müvekkilinin sorumluluğunda bulunan otoparkta çalındığı iddiasını kabul etmediklerini, müvekkilinin vedia sözleşmesinden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkilinin üzerine düşen tüm dikkat ve özeni göstermiş olması sebebi ile kusurlu olmadığını ve bu nedenle BK’ nun 579/2. maddesi doğrultusunda müvekkilinin sorumluluğunu günlük saklama ücretinin 10 katını aşmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğini iddia ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:

Dava, … plakalı aracın davalıya ait parkta bulunduğu sırada meydana geldiği iddia edilen hırsızlık sonucu araç içerisinde bulunan ve değeri 16.517.00.TL olan eşyaların çalındığı iddiasına dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda manevi tazminat talebinin reddine ve maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ve verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.

Dosyada bulunan Perakende satış fişine göre … plakalı aracın davalıya ait park yerine 05/10/2012 tarihinde saat 18.42 de park edildiği anlaşılmıştır.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/7889 Soruşturma sayılı dosyası içerisinde bulunan ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Raporuna göre; ” … plakalı aracın 05/10/2012 tarihinde davalıya ait otoparkta bulunduğu sırada “sağ arka kelebek camının kırık, kırık cam parçalarının aracın arka koltuğu üzerinde olduğu, aracın arka kısmında bulunan ve bagaja açılan koltuk arkalığının öne doğru yatırılmış, aracın bagaj kısmındaki eşyaların dağınık olduğunun görüldüğü ” şeklinde tutanak tutulduğu anlaşılmıştır.

İlk derece mahkemesince hükme esas alınan 13/07/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre çalınan eşyaların ikinci el piyasa değerinin toplam 6.513,60-TL olduğu tespit edilmiştir.

Davacının tazminat isteminin temeli TBK.’nın 561 ve devamı maddelerinde düzenlenen saklama sözleşmesine dayanmaktadır. Gerçekten de saklama bir sözleşmedir ki onunla saklayıcı, saklatanca kendisine bırakılan taşınır bir malı kabul etme ve onu güvenli bir yerde koruma borcu altına girer. Davacı, bu davasında davalının sözleşmenin kendisine yüklediği güven ve özenle koruma borcuna aykırı davranması nedeniyle oluşan zararını istemiştir.

Garaj, otopark ve benzeri yerleri işletenlerin sorumluluğunu düzenleyen Türk Borçlar Kanununun 579. maddesi “Garaj, otopark ve benzeri yerleri işletenler, kendilerine bırakılan veya çalışanlarınca kabul edilen hayvan, at arabası, bunlara ait koşum ve benzeri eşya ile motorlu taşıt ve eklentilerinin yok olmasından, zarara uğramasından veya çalınmasından sorumludurlar. Ancak işletenler, zararın saklatan veya ziyaretçisi ya da beraberinde veya hizmetinde bulunan kimseye yükletilebilecek kusurdan, mücbir sebepten ya da eşyanın niteliğinden doğduğunu ispat etmekle, bu sorumluktan kurtulurlar. Ancak, garaj, otopark ve benzeri yerleri işletenlerin sorumluluğu, kendilerine veya çalışanlarına bir kusur yüklenmedikçe, saklananların her biri için alınan günlük saklama ücretinin on katını aşamaz.” hükmünü içermektedir.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/7889 Soruşturma sayılı dosyası içerisinde bulunan ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Raporuna göre; davacıya aracın sağ arka kelebek camının kırılarak araçtaki eşyalarının çalındığı anlaşılmıştır.

Türk Borçlar Kanununun 579. maddesine göre davalının sorumluluktan kurtulması için zararın saklatan veya ziyaretçisi ya da beraberinde veya hizmetinde bulunan kimseye yükletilebilecek kusurdan, mücbir sebepten ya da eşyanın niteliğinden doğduğunu ispat etmek zorundadır.

Davalı İspark otopark işletmeciliği yapan bir şirket olup, aldığı ücret karşılığı bu hizmeti vermektedir. Dolayısıyla davalının kendisine teslim edilen araçları ve araç içinde mutad olarak bulunabilecek eşyaları korumak gibi bir sorumluluğu bulunmaktadır. İnsanların araçlarını otoparka bırakmalarının en önemli sebeplerinden biride güvenlik kaygısıdır.

Davalıya ait otoparkta bulunan aracın, davalının gözetim ve özen yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle araç camının kırılarak davacının yaptığı işin niteliği ( Çevre Mühendisi olup İstanbul Boğaz Geçişi Projesinde Çalışması ) gereği araç içerisinde bulunması mutad olabilecek eşyaların çalınmasında davacıya bir kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığı, tiiın kusurun davalı tarafta olduğu bu nedenle Türk Borçlar Kanununun 579/2. maddesinin uygulanmasının mümkün olmaması nedeniyle davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- )Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nun 353/1 -b 1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE.

2- ) Harçlar kanunu gereğince davalılar tarafından yatırılan 79,70 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,

3- ) Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 444,94 TL harçtan istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 111,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 333,71 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

4- ) İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davalı üzerinde bırakılmasına,

5- ) Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine.

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 01.06.2017 tarihinde HMK’nun 362/1 -a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

);